Yeni yılda sektörümüzün yeşil dönüşümü en önemli gündemlerimizden biri olacak
Bir yılın daha sonuna gelirken, 2025 yılında dünya ekonomisinde gidişatı en çok etkileyen unsurların başında ticaret savaşları geldiğini görüyoruz. ABD’de Trump’ın başkan seçilmesiyle birlikte korumacılık eğilimleri, dünyada ekonomi ve ticaret büyümesini baskı altına aldı. Yılın ilk 8 ayını meşgul eden Trump tarifelerinde ağustos ayı ile ABD’nin birçok ülkeye uygulayacağı gümrük tarifeleri netleşmeye başladı. Bu tarihten itibaren dünya genelinde %15 ila %50 arasında değişen oranda vergi artışları yürürlüğe girdi. Türkiye, bu yeni düzenlemede en düşük gümrük vergisi uygulanan ülkelerden biri oldu. Ticaret savaşlarındaki sıkıntılı tabloya rağmen küresel büyüme ve ticaret hacminin beklenenden iyi performans gösterdiğini söyleyebiliriz.
Küresel ekonomide tarifeler kadar piyasaları etkileyen gelişmelerden İsrail-Filistin savaşında ekim ayı itibarıyla ateşkes anlaşması imzalandı. İsrail, ateşkesi zaman zaman ihlal etse de imzalanan anlaşmayla Gazze’de barış umutlarının artması, bölgede yaşanan dramın en azından insani boyutuyla azalması son derece önemli bir gelişme oldu. İsrail – Filistin anlaşmasının ardından Rusya-Ukrayna savaşında da sona yaklaşma konusunda ortaya çıkan gelişmeler ve Cenevre’de yapılan görüşmeler, savaşın sonlanabileceğine ilişkin beklentileri artırdı. İnşallah burada da bir anlaşma ortaya çıkarsa bölgemiz istikrarına ekonomimize olumlu yansımaları mutlaka olacağını değerlendiriyorum.
Denizcilik piyasalarını değerlendirdiğimizde, ABD Başkanı Donald Trump ve Çin Devlet Başkanı Xi Jinping arasında yapılan görüşmenin ardından sağlanan bir yıllık ateşkes, küresel denizyolu taşımacılığında büyüme beklentisinin yukarı yönlü revize edilmesine neden oldu. 2025 yılının ilk yarısında zayıf seyreden küresel denizyolu taşımacılığında, yılın üçüncü çeyreği itibarıyla güçlü eğilimler gözlendi. Küresel denizyolu taşımacılığı 2024 yılındaki büyümeyi yakalayamayacak olsa da 2025 yılının ilk büyüme tahminlere karşın daha olumlu bir görünüm sergiliyor. Bu gelişmeler neticesinde küresel denizyolu taşımacılığının 2025 yılında ton bazında yıllık %0,9 artarak 12,8 milyar ton seviyesinde, ton-mil bazında yıllık artışın %1,2 seviyesinden gerçekleşmesi bekleniyor. 2026 yılı büyüme tahminlerinin ise daha pozitif olacağı öngörülüyor.
Ülkemiz açısından sevindirici gelişme ise dünyada en fazla gemi tonajına sahip ülkeler sıralamasında göreve başladığımız 2018 yılında 17. sırada yer alan Türkiye’nin, bu yıl 52 milyon 70 bin DWT ile 10. sıraya yükselmesi oldu. Son 5 yılda listede üzerimizde yer alan Norveç ve Almanya’da tonaj kayıpları görülürken, Türkiye %15,8 oranındaki tonaj artışı ile ilk 10 ülke arasında tonajını en yüksek artıran birinci ülke oldu. Tonaj artış sıralamasında % 9,6 ile Çin ikinci sırada yer alırken, bu ülkeyi %7,4 ile İtalya izledi.
Geçtiğimiz kasım ayında ülkemizi sevindiren önemli dış gelişmeler yaşadık. Brezilya’nın Belem Kenti’nde yapılan BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 30. Taraflar Konferansı (COP30) neticesinde 2026 yılında düzenlenecek COP 31’in dönem başkanlığını ve ev sahipliğini Türkiye üstlendi. Antalya’da düzenlenmesi planlanan Zirve sayesinde ülkemizin yeşil finansman akışını güçlendirebileceğini, her alanda yeşil dönüşümü hızlandırabileceğini değerlendiriyor, toplantının ülkemiz için hayırlı sonuçlara vesile olmasını diliyorum.
Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün (IMO), Londra’da yapılan 34. Genel Kurul toplantısı kapsamında gerçekleştirilen seçimler neticesinde ülkemiz IMO Konsey Üyeliğine yeniden seçildi. Böylece ilk kez aday olduğumuz 1999 yılından bu yana, kesintisiz biçimde IMO Konseyi'nde temsil edilmeyi başarmış olduk. Bu başarının elde edilmesinde, Bakanımız Sayın Abdulkadir Uraloğlu’nu, değerli ekibini ve Dışişleri Bakanlığı mensuplarımızı tebrik ederken, sektörümüz adına takdir ve şükranlarımı sunuyorum.
Kasım ayında 7. Müşterek Meslek Komitesi Toplantısını Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, çok değerli çalışma arkadaşları ve Bakanlığın kıymetli bürokratlarıyla gerçekleştirdik. Üç saati aşan fevkalade yapıcı bir toplantı gerçekleştirdik.
Üyelerimiz, sektörleri ile ilgili konularını ilk elden aktarma fırsatı buldular. Denizcilik sektörüne gösterdiği yakın ilgiden ötürü başta Sayın Bakanımıza ve kıymetli ekibine bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum. Önümüzdeki dönemde de her zamanki gibi İdaremize ilettiğimiz konuların takipçisi olmaya ve çözüm getirmeye çalışmaya kararlılıkla devam edeceğimizi belirtmek isterim. Yeni yılda da sektörümüzün yeşil dönüşümü için somut projelerin bir an önce hayata geçirilmesi, ihtiyaç duyulan finansman mekanizmalarının sektörümüzün kullanımına sunulması en önemli hedeflerimiz olacak.
Yeni bir yıl, yeni bir başlangıç demek… Geleceğe umutla bakarken, 2026 yılının denizcilik sektörümüze, ülkemize ve tüm dünyaya mutluluk, barış ve huzur getirmesini diliyor, herkesin yeni yılını içtenlikle kutluyorum.
Kalın sağlıcakla…
